Ülkemizde son yıllarda yaşanan dolandırıcılık olayları, zaman zaman toplumsal vicdanı yaralayan boyutlara ulaşabiliyor. FETÖ'nün ismi kullanılarak gerçekleştirilen dolandırıcılık faaliyetleri ise bu olguları daha da derinleştiriyor. Sonuçları itibarıyla geniş bir kitleyi etkileyen bu dolandırıcılıklar, hem bireylerin hem de kurumların güvenini sarstı. Peki, FETÖ yalanlarıyla devasa kazançlar sağlanmaya çalışılan bu dolandırıcılık olaylarının arka planında neler yatıyor? Anlayabilmek için detaylara inmemiz gerekiyor.
Son zamanlarda, FETÖ'nün ismiyle duyulan dolandırıcılık vakaları artış göstermeye başladı. FETÖ terör örgütü, geçmişte toplumda oluşturduğu güveni ve etkiyi suistimal eden dolandırıcılar için bir 'kalkan' haline geldi. Bu dolandırıcılar, çeşitli yöntemler kullanarak mağdurları tuzağa düşürüyor. Kimi zaman, dolandırıcılar kendilerini devlete hizmet eden bir görevli olarak tanıtıyor. Bu şekilde, topluma olan inanç ve güveni zedeleyen bir imaj yaratıyorlar.
Ayrıca, dolandırıcılar, FETÖ ile bağlantılı olduklarını iddia ettikleri kişilerin isimlerini kullanarak, kurbanlarından para talep ediyor. Bu noktada, dolandırıcıların kullandığı en etkili yöntemlerden biri de korku psikolojisi. "Sizin de FETÖ ile bağlantınız var," diyerek, kurbanlarını paniğe sürüklüyorlar. Çoğu insan, bu tip bir durumda haklı olarak kendini korumak istiyor ve hemen ellerindeki parayı peşin bir şekilde ödüyor ya da banka hesaplarından büyük miktarlarda para gönderiyor. İşte bu durum, dolandırıcılara büyük kazançlar sağlıyor.
Dolandırıcılık olaylarının bu kadar yaygınlaşmasının temel nedenlerinden biri, toplumda oluşan güven krizidir. Herkesin birbirine güvenmeye başladığı bu dönemde, dolandırıcıların bu durumu avantaja çevirmesi oldukça kolay hale geliyor. Bu sebeple, devletin ve vatandaşların bu konuda daha dikkatli olması gerekiyor. İlgili makamların, dolandırıcılık olaylarına karşı daha sıkı önlemler alması şart. Bu sayede, toplumun güven duygusunun yeniden inşa edilmesi mümkün olabilir.
Bireysel düzeyde ise, vatandaşların FETÖ ile bağlantılı olduklarını iddia eden kişilere karşı daha dikkatli olması elzem. Şayet birisi sizden, başkalarının zarar görmemesi için para talep ediyorsa, bu durumdan şüphelenmeniz gerektiğini unutmamalısınız. Kendi paranızın değerini bilmeniz ve kolay kazanım peşinde koşmamanız, sizi dolandırıcılara karşı koruyacaktır. Bunun yanı sıra, farkındalığın artırılması amacıyla toplumsal farkındalık kampanyalarının düzenlenmesi de büyük önem taşıyor.
Son olarak, dolandırıcılık suçlarının önlenebilmesi adına medya aracılığıyla yapılacak olan bilgilendirme toplantıları, halka açık seminerler ve panellerde bilgi paylaşımında bulunmak da önemli bir çözüm yolu. Kullanıcılar, bu tür etkinliklerde edinilecek bilgilerle daha bilinçli hale gelecek ve dolandırıcılara karşı kendilerini koruyabilecekler.
Özetlemek gerekirse, FETÖ yalanlarıyla dolandırılan milyonlarca insan, sadece maddi değil, manevi olarak da zarar görüyor. Toplumun bu tür durumlardan daha fazla etkilenmemesi adına, bireysel ve toplumsal önemler alınmalı, bilgilendirme çalışmalarına hız verilmelidir. Ancak böylece güven ortamını yeniden inşa edebilir ve dolandırıcılığın önüne geçebiliriz.
