Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son günlerde gündemde olan F-35 savaş uçaklarının alımıyla ilgili dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan, ABD ile olan ilişkilerine dair önemli mesajlar verirken, eski Başkan Donald Trump'ın iyi niyetine inandığını söyledi. Erdoğan’ın bu açıklamaları, iki ülke arasındaki savunma işbirliğini ve stratejik konuları yeniden gündeme getirirken, uluslararası ilişkilerdeki dinamiklerin nasıl değişebileceğini de gösteriyor.
Türkiye, F-35 programına katılım gösteren ülkelerden biri olarak, bu gelişmiş savaş uçaklarından büyük bir beklenti içerisinde. 2016 yılında F-35 alımı için başlangıçta anlaşma sağlansa da, ABD'nin Türkiye'nin S-400 hava savunma sistemini almasının ardından ilişkilerde gerginlik baş göstermişti. Erdoğan, Trump döneminde her ne kadar sorunlar yaşanmış olsa da, Trump’ın Türkiye’nin F-35 alımındaki durumu konusunda iyi niyetli olduğunu vurguladı. Bu yaklaşım, Erdoğan’ın Türk ABD ilişkilerini yeniden güçlendirme isteğini yansıtıyor.
Erdoğan, “F-35’leri almak için başka yönlere sapmaya gerek yok. Sayın Trump, bu konuda samimi bir yaklaşım sergiliyor. Kendisiyle bu konuyu konuşma fırsatım oldu ve Türkiye’nin F-35 programındaki yerinin önemine bir kez daha dikkat çekti,” diyerek, Türkiye’nin askeri gücünü ilave etme sürecine yeniden girmesi gerektiğinin altını çizen ifadeler kullandı.
Türkiye’nin savunma sanayisindeki bağımsızlık arayışını da göz önünde bulunduran Erdoğan, gelecekteki stratejilerin belirlenmesinde ittifak ilişkilerinin önemine dikkat çekti. “Savunma sanayisinde yalnızca dış ülkelerle değil, kendi iç dinamiklerimizle de büyümeliyiz. F-35 gibi stratejik bir projeye sahip olmak, gelecekteki olası tehditler karşısında bizi daha güçlü kılacak,” şeklinde konuştu. Bu ifadeler, Türkiye’nin kendi savunma sanayine yaptığı yatırımların yanı sıra, uluslararası platformda da daha etkin bir rol oynama hedefinde olduğunu gösteriyor.
Erdoğan, ayrıca, Türkiye’nin F-35 programına dahil olmasının sadece askeri bir yatırım değil, aynı zamanda stratejik bir ittifak olduğunu vurguladı. Savunma alanındaki işbirliklerinin, müttefiklerin güvenliği için ne derece önemli olduğunu bildiklerini belirten Erdoğan, bunun savunma sanayisinde Türkiye’yi daha da güçlendireceğini ifade etti. “Biz, güçlü bir Türkiye için çalışıyoruz,” diyen Erdoğan, hedeflerinin sadece askeri güç olmak olmadığını, aynı zamanda ekonomik bağımsızlık da kazanmak olduğunu sözlerine ekledi.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın F-35 alımındaki Trump’la olan iyi niyet teması, Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısını aralayabilir. Türkiye’nin savunma sanayi konusundaki kararlılığı da, uluslararası arenada daha fazla söz sahibi olma çabasını gözler önüne seriyor. Bu bağlamda, uluslararası kamuoyunun ve ilgili ülkelerin Türkiye’nin F-35 konusundaki tutumunu yakından takip edeceği aşikar. İlerleyen dönemlerde yaşanacak gelişmeler, hem ulusal hem de uluslararası güvenlik dengelerini etkileyebilecek bir nitelik taşıyor.