Son günlerde ülkemizde bazı kesimlerin belirli firmalara yönelik boykot çağrıları, siyasi tartışmaların önemli bir parçası haline geldi. Bu gelişmelere karşılık veren AK Parti Genel Başkan Yardımcılarından Cevdet Yılmaz, boykot çağrılarını sert bir şekilde eleştirerek, bu tür eylemlerin ülke ekonomisine zarar vereceğini ve sorumlu bir siyaset anlayışının bu tür yaklaşımları desteklemeyeceğini ifade etti. Yılmaz, yaptığı açıklamada, Türkiye’nin ekonomik gelişimini desteklemenin önemine vurgu yaparken, firmaların hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Cevdet Yılmaz, ülke firmalarının başarısının yalnızca ekonomik değil, sosyal açıdan da çok önemli olduğunu belirtti. "Bir siyasi figürün, ülkemizin ekonomik yapısını oluşturan firmalar üzerinde baskı oluşturması, sorumlu bir yönetim anlayışıyla bağdaşmaz," diyen Yılmaz, siyasi liderlerin daha yapıcı bir dil kullanması gerektiğinin altını çizdi. Boykot çağrıları yerine, sorunların diyalog yoluyla çözüme kavuşturulmasının gerektiğini savundu. Bu yaklaşımın, yalnızca firmalara değil, aynı zamanda çalışanlarına, ailelerine ve geniş anlamda topluma da olumlu etkileri olacağını ifade etti.
Yılmaz, açıklamalarında ayrıca boykot çağrılarının Türkiye ekonomisinde yaratabileceği olumsuz etkileri de gözler önüne serdi. "Türkiye, yapısal bir dönüşüm geçiriyor ve bu süreçte hepimizin sorumluluk alması gerekiyor. Hangi partiden olursa olsun, herkesin ülkesinin menfaatlerini düşünmesi şart" dedi. Yılmaz, boykot gibi eylemlerin sadece firma sahiplerini değil, aynı zamanda firmada çalışan binlerce insanı da etkilediğini, dolayısıyla bireysel çıkarların kamu çıkarlarının önüne geçmemesi gerektiğini belirtti. Ekonomik istikrarı korumak ve sürdürülebilir bir büyümeyi sağlamak adına birlikte hareket edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bu bağlamda, Cevdet Yılmaz, tüm siyasi partilerin ve liderlerin bu tür eylemlere karşı durması gerektiğini ve ülke menfaatleri doğrultusunda yaklaşım sergilemesinin önemine dikkat çekti. Sorunların çözümünde ortak akıl ve işbirliği anlayışının ön plana çıkması gerektiğine vurgu yapan Yılmaz, "Ülke olarak, birlikte daha güçlü olabiliriz. Ekonomik krizler, sosyal ve siyasi istikrarsızlıklar, ancak iş birliği ve diyalogla aşılabilir" dedi. Şimdi, Türkiye'nin bu zor dönemi aşmasında tüm kesimlerin sorumlu davranması gerektiği ortada. Her bireyin, her firmanın ve her siyasi liderin bu sorumluluğun bilincinde hareket etmesi, ülkemizin geleceği açısından büyük önem taşıyor.
Son olarak, Cevdet Yılmaz, boykot çağrılarının daha fazla tartışmaya yol açabileceğini, bu nedenle daha dikkatli bir dil kullanılması gerektiğini hatırlattı. Ülke olarak birbirimize daha fazla destek olmalı ve eleştirilerimizi daha yapıcı bir şekilde ortaya koymalıyız, dedi. Yılmaz'ın bu açıklamaları, siyasetin sorumlu bir şekilde yürütülmesi gerektiğine dair önemli bir hatırlatma niteliği taşıyor. Günümüz siyaseti, inşa etmekten çok yıkmanın kolay olduğu bir ortamda, herkesin sorumlu birer aktör olması gerektiğini unutmamak gerekiyor.